13 Nisan 2013 Cumartesi

İSTANBUL İÇİN TURİZM PROJESİ FİKRİ: FATİH GEMİLERİNİ YENİDEN HALİÇ'E İNDİRİYOR

İSTANBUL İÇİN TURİZM PROJESİ FİKRİ: FATİH GEMİLERİNİ YENİDEN HALİÇ'E İNDİRİYOR
 
 
     Amerika'nın yoktan tarih yaratmak için ne uğraşlar verdiğini hepimiz zaman zaman duyarız. Kendi gözlerimle çok kere buna şahit olduğumu söyleyebilirim. Tarihi yer diye onlarca müze, bina, kasaba gibi yerleri gezerken hep bu gördüklerimiz nasıl tarih olabilir diye düşünceye kapılmaktan kendimi hiç alıkoyamamışımdır. Tabiki binlerce yıllık tarihi olan bir millete mensup olduğunuzda ve Anadolu gibi medeniyetlere beşiklik etmiş bir memleketten geliyor olduğunuzda,  örneğin 19yy'dan kalma bir ABD kasabasındaki dişçinin muayenehanesini gezerken kontrol dışı bir karşılaştırma düşüncesi aklına gelecektir.
 
     Sadece bizim İstanbul'umuz ve Osmanlı eserlerimiz bile başlı başına muhteşem zenginliklerle dolu bir tarih.
 
      2001-2002 yıllarıydı yanlış hatırlamıyorsam, yine ABD'deki gezip gördüğümüz bazı yerleri bizim ülkemizdeki tarihi zenginliklerle karşılaştırırken, eşimle İstanbul için bazı projeler hayal etmeye başlamıştık.



Fikir jimnastiği yaparken konu İstanbul Deniz Müzesinde gezdiğimiz Saltanat kayıklarına geldiğinde, İstanbul'un Vendik'ten ne eksiği var demiş ve bu kayıkların reprodüksiyonlarının yapılıp geleneksel Osmanlı kıyafetli gemiciler tarafından Boğaz'da veya Haliç'te turistik turlar düzenlense tarihin canlandırılması ve reklam anlamında ne kadar etkili olacağını konuşmuştuk. Bu sayede bir yandan turizme yönelik kazanımlar elde edilirken bir yandan da kendi halkımıza bir yönüye tarihi eğitim de verilmiş olur diye düşünmüştük. Aradan birkaç yıl geçtikten sonra birilerinin sanki bizi duymuş gibi bu projeyi hayata geçirdiklerini duyduğumuzda gerçekten çok sevinmiş ve gurur da duymuştuk.

 
     



Yine aynı fikir alışverişi yaptığımız sohpette biz yalnızca Saltanat Kayıklarıyla kalmamış, İstanbul sokaklarında, Domabahçe'de, Eminönün'nde, Surlarda, Üsküdar'da, Çamlıca'da yeniçerilerin, tulumbacılarıın, eski Osmanlı itfaiyecilerinin, paşaların, eski İstanbul hanımefendilerinin, faytonların dolaştığını, sanki o devirlerde yaşıyorlarmış gibi sokaklarda tarihi sesli ve görsel olarak canlandırarak halkın arasında dolaştıklarını hayal etmiştik. Aslında bunun farklı bir türü olarak Dolmabahçe'deki hareketsiz asker nöbetçileri düşünebilirsiniz. ama bizim hayal ettiğimiz bundan çok daha ötesi.

 
     Şu ana kadar bunun gerçekleştiğini duymadım. Bu tür işlerin kar amaçlı şirketlerden beklenmesi mümkün olmadığından, tabi ki ancak Kültür Bakanlığının veya Belediyenin inisiyatifi ve desteği ile gerçekleşebilir.
 
     Sizler de bir an için hayal edin, bir gün İstanbul'da bir köşebaşını döndüğünüzde bir anda 200 yıl geriye doğru zamanda yolculuk yaptığınızı hissettiren bir manzarayla kendinizi Fatih'in gemilerini karadan yürüttüğü günde bulsanız heyecanlanmaz mıydınız?
 
    Aysun E
   
 
 
Resimler için referanslar:
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.